2 Temmuz 2014 Çarşamba

Hadi boşanın!!

Sınıfından çok sevdiği bir arkadaşı var. Çok iyi anlaşıyorlar. Ebeveynleri birlikte. Annesi ve oğlumun arkadaşı bize geldiler. Anne çok tatlı. Sohbet muhabbet, kahve falan derken birden gülerek ,

-Bizim oğlan da bizim boşanmamızı istiyor. dedi.
-!?? Çok mu kavga ediyorsunuz yanında , ya yapmayın..
-Yok canım, (tahtaya vurarak) Senin oğlan , benimkine "benim iki evim var, iki bisikletim , iki yatağım var, annemle oraya, babamla buraya gidiyorum ....vs diye öyle bir anlatmış ki, pazar günü yatakta ortamıza yattı, hadi ama boşanın yaaa ben hep aynı evde mi olucamm, diye bağırdı. Sonra öğrendik ki sizin ki imiş ilham kaynağı..

Neyse gittiler falan.. Bilemedim ne düşüneceğimi, ne diyeceğimi. Oğlanla konuşsam mı , ne desem , ne demesem..
Vazgeçtim. Konuşmadım. Onun ne aşamalardan geçtiğini , ne kadar zorlandığını hissedebiliyorum . Büyük ölçüde de atlattığını biliyorum. Çok sevdiği arkadaşıyla da ne konuşup ne konuşmayacağını kendi belirlesin.
Bence...



38 yorum:

  1. Çok haklısın bence de , en yakın arkadaşı ile konuştuklarını annesinin biliyor olması da güvenini sarsabilirdi.
    Ne zevkli anlatmış ama:)

    YanıtlaSil
  2. çok güldüm diğer çocuğa :))

    YanıtlaSil
  3. Bence Süper Bekar Anne senin başarın olarak görüyorum, yarayı gittikçe sarmadaki başarı, pozitife çevirmiş çocuk bencede konuşmayın o kendi dünyasını arkadaşıyla paylaşmış.

    YanıtlaSil
  4. Sadece sizi tebrik ediyorum. Sevgiler :)

    YanıtlaSil
  5. Oğlunuz içinde yaşadığı eksikliği pozitif gördüğü tarafları anlatarak bastırmaya çalışmış sadece.. Sizi biraraya getiremediği için elinden başkası gelmiyor çünkü.. Kendince bir savunma mekanizması..

    2 ev, 2 bisiklet, ayrı anne baba mı yoksa 1 ev, 1 bisiklet beraber yaşam mı diye bir sorun isterseniz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yemin et!!!?? öyle mi dersin!!??@@

      Sil
    2. bence bana değil, oğlunuza sorun..

      Sil
    3. Adsız bence çıkarımların çok ne bileyim, nasıl denir senin beyninle yaa bulamadım......Üniversitede tezliksin yanii müthiş!

      Sil
    4. rahat ol Nehir.. evliliğinde mecbur olduğun gibi burda bari kasma kendini..

      Sil
    5. en hakiki adsız3 Temmuz 2014 02:53

      ahah asıl kasan kim acaba :) sen de evliliğinde pozitif gördüğün tarafları gözümüze sokmak için mi geliyosun buraya adsız? seninki de mi savunma mekanizması? elinden başka bir şey gelmiyor ne de olsa.

      Sil
    6. Evliliğimle ilgili bir bilgi verdiğimi hatırlamıyorum.. fikir ve düşüncelerle gerçekleri karıştırıyorsunuz..

      Sil
    7. İnsan olmanın yolu bence empatiden ve acıma duygusunu harmanlayabilme becerisinden geçer.Acıma duygusu dediysem "yazıııııık" deyip geçmek değil sıkıntısı olan kişinin sıkıntısı üzerinde düşünüp bunu derinden hislenmek kastım.

      Bekar Anne,Nehir ve Bayan S sıkıntılarından deneyimlerinden bahsedip evliliği bilen,biriyle yaşamanın nasıl olduğunu anlayabilen insanlar olarak bizleri etkiledi.
      "Psikopat bir adamla yaşıyorum,ayrılmayı denedim ama yapamadım demiş" ve paylaşması zor birşeyi paylaşmış bir insan, size laf söylese bile yapacağınız şey ,onu yarasından vurmak değildir adsız. Nehir'e söylediğiniz "rahat ol Nehir.. evliliğinde mecbur olduğun gibi burda bari kasma kendini.." demeniz hayattan hiçbirşey öğrenemediğiniz,insan olmaya uğraşmakla uzaktan yakından alakanız olmadığınız anlamına gelir benim nazarımda.

      Kadınlar birbirini anlayabilmeli ve anlayamasa dahi birbirlerinin acılarına saygı duymalı.

      Resmen "Kocan senden zevk almıyor o yüzden bana geliyor sen kadın mısın ki?" diye aldatılmış kadını arayıp nispet yapan yellozlar gibi davranıyorsun.

      Sil
    8. Penguen'in Sepeti; kısa zamanda ne çok tanımışsın beni:

      empati duygum yok
      acıma duygum yok
      bu ikisini harmanlayamıyorum
      kişinin sıkıntısı üzerine düşünüp bunu derinden hislenemiyorum
      başkalarını yarasından vuruyorum
      hayattan bir şey öğrenemedim
      insan olmaya uğraşmakla uzaktan yakından alakam yok
      yelloz gibi davranıyorum.

      Tüm bunların sebebini biliyorum. Çünkü ben doğruları söylüyorum. Asla istediğiniz cümleleri duymayacaksınız benden. Daha önce de söylediğim gibi, burda empati yapmaya mecbur değilim. Kaybedeceğim bir şey yok çünkü.. Dışarda bunu yapmam..

      Bu arada ağzın çok bozuk, bu seni basitleştiriyor..

      Sil
    9. :)) Bırak beni basitleştiren terbiyesizliğim olsun,bir insanı yaralamaktan zevk almam değil.

      Sil
    10. yaralamak mı? komik.. bu yazılanlar bir kişiyi yaralıyorsa o kişinin kişilere ve olaylara bakış açısını değiştirmesi gerekiyor.. yaralanmak değil yararlanması gerekiyor bence..

      Sil
    11. fikrini anlamak imkansız. Boşanmış birine yok diyosun. Boşanmayan birine de yok diyosun.

      Sil
    12. yok mu diyorum?

      Ben gerçek olanı söylüyorum.. Kadınlar empati konusunda başarılıdırlar haklısınız ama bunların bir kısmı da sahte empatidir.. İçlerinden başka şeyler geçer ama bunu karşı tarafa söylemezler, sırf karşı taraf üzülmesin diye ya da arkadaşlığını kaybetmemek için ikiyüzlülük yaparlar.. işte ben burda bunu yapmıyorum..

      Sadece bir taraf hep haklı olamaz, ilişki çift taraflı etkileşimdir, sonuçları iki tarafı etkiler..

      Sil
    13. Bu yorum yazar tarafından silindi.

      Sil
    14. Adsız bu sayfaya yorum bırakan bunca insanın tıpkı kendinde örnek verdiğin gibi sahte ve ikiyüzlü olmak gibi bir derdi olduğunu zannetmiyorum. Herkes içinden geleni söylüyor.Doğruyu bir tek BEN söylüyorum deyip ayrı bir kenara koyduğun egonu arada salla da düzgün çalışsın.
      Elbette herşey karşılıklı; annemiz "yemeğini yersen seni gezmeye götürürüm" dediği günden beri biliyoruz bunu fakat hataların boyutu ve kabullenebilir - kabullenemez olması konusunda sanırım bir çıkarım sorunun var.

      Yaşamına yeniden yön vermiş ve hayat mücadelesi içinde çocuğu için mutluluğu kovalayan birinin "her yazısının" altına hüküm verici yanıtlar yazman ve sadece sen biliyormuş gibi davranman "ama ben doğruyu söylüyorum" savunman ve SANA CEVAP YAZILMIŞ AMA NE DENİLMEYE ÇALIŞILDIĞINA DAİR EN UFAK ÇABA HARCAMADIĞININ KANITI CEVAPLARIN bana sadece görünmeye çalıştığın insan kalıbının seni zamanında çok hırpaladığı yada halen çok hırpalanmakta olduğunu düşündürtüyor. YARDIM AL.

      Sil
    15. Yazdıklarımı iyi oku istersen Penguen'in Sepeti.
      Gerçek 1 tanedir, doğru ise çok. Doğrudan değil gerçeklerden bahsediyorum.
      Çok klasik olacak ama sen giderken ben geliyordum.

      Sil
    16. en hakiki adsız4 Temmuz 2014 00:51

      Adsız 17 yıllık mutlu evliliğin yokmuydu senin? Daha bıraksak neler döküleceksin de fırsat gelmedi.

      Madem içinde bastırılmış hislerin yok içinde, madem herhangi bir kompleksin yok. Her Allah'ın günü sana zıt düşünen, farklı yaşayan bir insanın blogunu takip edip yorum yapmakla neden uğraşıyorsun? İstediğin kadar yaşın büyük olsun, buradaki insanlar da senin burdaki ukala yazılarınla katiyen fikirlerini değiştirmiyorlar, değiştirmeye de niyetleri yok. Çok ama çok iticisin. Fikirlerin farklı olduğu için değil. Bunlar senin gerçeğin dahi olsa, zıt düşünceleri ifade etmenin çok daha güzel yolları var ama sen bu yolu bilinçli tercih ediyorsun. Yaptığın ukalalıktan başka bir şey değil, kurduğun cümleleri okumuyormuş gibi defalarca sağduyudan bahsettin burada. İnsanlar burada sana defaatle negatif şeyler yazıyor. Neden hala burdasın? Derdi olmayan normal zihin yapısına sahip bir insan olsan, kimseyi rahatsız etmemek adına ve azıcık insanlık gururun adına buraya böyle şeyler yazmayı bırakırsın. Ama sen ısrarla devam ediyorsun. Sen de aynı blog sahibinin çocuğuna yaptığın saçma yorum gibi, evlilikte iyi gördüğün şeyleri anlatıp karşındakilere dikte etmeye çalışıyorsun çünkü yaşadığın eksiklikler var. Küçücük çocuk için yaptığın yorumdaki bu cümleler, senin buraya her gün gelip inatla bu yıkıcı yorumları yapmanla sebep sonuç ilişkisi olarak oldukça örtüşüyor. Daha fazla zavallı durumuna düşmeden önce dilersen kafanı kendi evliliğine yor, yor ki bu kadar mutsuz olup kendi yaptıkların doğruymuşcasına başkalarının mutluluklarına şüphe düşürmeye kalkma.

      Sil
    17. Sevgili en hakiki adsız,
      Konumuz ben ya da benim psikolojik durumum değil..
      Konumuz boşanmak, bu konu etrafında dönen olaylar ve düşünceler, görüşler hakkında konuşuyoruz, kendi yaşadıklarım&gördüklerimden harmanladığım düşüncelerimi payaşıyorum, kimseye hakaret etiyorum, rencide etmiyorum, niye benle uğraşıyor ve bana hakaret ediyorsun? (kullandığın kelimelerin farkında mısın: itici, ukala, insanlık gururum yok, zavallı durumdayım..)
      Blogun amacı paylaşım.. blog sahibi kendi yaşadıklarını, biz kendi yaşadıklarımızı paylaşıyoruz.. blog sahibi bile bu kadar tepki göstermiyor, senin de farklı görüşler ve düşüncelere saygılı olman gerekmez mi? Saygısızca paylaşımları blog sahibi siliyor zaten, aynı Penguen'in Sepeti'nin paylaşımlarını kaldırdığı gibi benimkini de kaldırabilir..

      Kaldı ki hiçbir şey göründüğü gibi değildir, anlatılanlar kendi yaşadıklarımız&gördüklerimizden anladığımız kadardır. Durumu olay ve düşüncelerden kişilere, kişileri eleştirmeye çektiğin an sorun başlar.. umarım evliliğinde de bunu yapmamışsındır..

      Sakin ol..

      Sil
    18. "kimseye hakaret etiyorum, rencide etmiyorum, niye benle uğraşıyor ve bana hakaret ediyorsun?" demişsin AMA kurduğun cümle şuydu "rahat ol Nehir.. evliliğinde mecbur olduğun gibi burda bari kasma kendini.."
      Aşağılık insanlar yapar sıkıntısını söyleyen insanı o sıkıntıyla vurmayı.

      Not : Blog sahibi sağolsun hiçbir yorumumu silmedi. Ben anlatım bozukluğu yada harf hatası yaptığım yazılarımı düzenleyip tekrar paylaşıyorum ve haliyle eskisini siliyorum. Kendisi de bunu doğrulayacaktır. Hayal kırıklığın için kusura bakmayasın.

      Sil
  6. "Oğlunuz içinde yaşadığı eksikliği pozitif gördüğü tarafları anlatarak bastırmaya çalışmış sadece.. Sizi biraraya getiremediği için elinden başkası gelmiyor çünkü.. Kendince bir savunma mekanizması..

    2 ev, 2 bisiklet, ayrı anne baba mı yoksa 1 ev, 1 bisiklet beraber yaşam mı diye bir sorun isterseniz."

    DÜNYAYA HOŞGELDİN ADSIZ.

    AMA bağlacı bu nedenle var. Olumsuz - olumlu etkileşimini cümlenin devamına yansıtmak için.Gün içerisinde "Ama" bulunan kaç cümle kurduğunu hesapla,rakam ver senin durumunun vehametini de biz oradan test edelim.

    DEHŞET BİR ÇIKARIMDA BULUNMUŞSUN...

    Bekar anne,oğlunun söylediklerine takılmadım çünkü o çocuk,ne hissediyorsa onu söylüyor.Beni etkileyen senin tutumun, yine harika düşünmüşsün,söylediklerine müdahalede bulunmayıp kendi ilişkilerinin kendi yönetmesine müsade ederek.

    Oğlumla ilgili durumlarda ileride nasıl bir birey olacağıyla ilgili kaygılardan dolayı yalpalayıp doğru karar verememekten korkuyorum ve yazdıkların hep kulağıma küpe oluyor.

    YanıtlaSil
  7. Adsız ne yazık üzemesin mümkün değil....

    YanıtlaSil
  8. Ve birde penguen'in sepeti teşekkür ederim,sizi tanımadan seviyorum.Bugün Hakan GÜNDAY'ın AZ kitabını aldım iç kapakta şöyle yazıyor.
    Çok olmadığımız kesin
    Çok olan tarafta değiliz
    Çok olan tarafta olmayacağız....
    ANLATABİLDİM Mi? bu arada tavsiye ediyorum özellikle ADSIZ'a

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O kitap okuyacaklarım arasında rafta bekliyor. Tembelliğimden başlayamadım :D Sanırım ilk okunacaklar arasına yerleşti birden.

      Sil
  9. Gerçekten çok yorucu. Sanırım sizi esasen tanıyan ve sizinle bir alıp veremediği olan bir insan bu "adsız". Ya sizi ya da bizi yıldırmak için böyle yapıyor. Ama her şekilde içimi daralttı hakikaten. Söylediğini sandığı 'gerçekleri' söylediği için değil, tersine sabit fikirli olduğu ve at gözlükleri ile baktığı için hayata. Ciddi yorucu bir insan... yazık...

    YanıtlaSil
  10. At gözlükleri ile değil 360 derece baktığım için size ters geliyor olabilir mi?

    Kabul etmek isteseniz de istemeseniz de gerçek bir tane, boşanan ailelerin çocukları mutsuz, bunu hafifletebilirsiniz ama asla yokedemezsiniz.. Oğlu da iyi yanlarını görmeye (ya da inanmasada göstermeye) çalışarak hafifletmeye çalışıyor.. boşanmak son aşama olmalı, ilişkileri koparmadan önce iyileştirmeye çalışmalı. Çabalar karşı tarafın aldatma aşamasına gelmesinden önce olmalı..

    Üstelik ebeveyni boşanan çocuklar yaşadıkları güvensizlikleri kendi evliliğine de yansıtıyor ve evlilikleri kolay yıkılmaya meyilli oluyor, çünkü nasılsa anne ya da babası da boşanmış, normal bir durum.. Bunu ben değil istatistikler söylüyor yani gerçekler.. Ekonomik özgürlüğü olduğu için boşanan çoğu kadının (hepsi değil), yeterince çaba harcamadan kolayca pes ettiğini düşünüyorum. Çoğu da eşitlik saplantısından kaynaklanıyor..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ekonomik özgürlüğü olduğu için boşanan yüksek eğitimli kadınların çoğunun... diye düzeltmek isterim..

      Sil
    2. en hakiki adsız4 Temmuz 2014 02:37

      Anlamadığın ne biliyor musun, bir evlilik mutsuzsa ordan çıkan çocuğun da mutsuz olduğu. Sen sanıyorsun her evlilikten muhteşem çocuklar çıkıyor da, boşananların çocukları mutsuz. Defalarca anlattım, yanlış konuşuyorsun. Ben anne ve babasının boşanmasını yeğleyen ve bu konuda anneme oldukça ısrar etmiş bir kızdım. Babam gibi bir adamın 50 yaşına gelmiş ve her konuda fedakarlık etmiş anneme hala eziyet etmesi benim içimde o kadar derin yaralar açtı ki 30 yaşıma geldim, karşıma kafama yapıma uygun insanlar çıksa da güvenemiyorum babam gibi davranır mı bana diye. Annem çok ama çok canlı hayat dolu bir kadındır, hiç bir şekilde umutsuzluğa düşmedi ama çok kırıldı. Babam ise tanımını yapamayacağım bir tuhaf insan. Ergenliğimi o baba olmadan geçirseydim çok daha sağlıklı düşünen ve daha güvenli ilişkiler kurabilen bir kadın olacaktım. Bak, boşanmayıp da mutsuz da olunabiliyor hem de daha fazla. Blog sahibi herşeyden önce çocuğunda bu karakteri eksik adamın daha fazla yara açmasından korktuğu için boşanmış bir insan, her yazısından belli oluyor bu. Hadi blog sahibi kocasıyla birleşsin, peki şimdi biz ne yapacağız buna da bir çözümün var mı? annemle babamı tekrar mı evlendireyim?

      Sil
  11. Eşitlik saplantısı ALDATMA, eşitlik saplantısı DAYAK, eşitlik saplantısı AŞAĞILAMA HERTÜRLÜ KÜFÜR SERBEST,eşitlik saplantısı boşanırsan dün haberlerde izlediğimiz gibi ÖLÜM....NE KADAR BASİT ....yok ya boşanma isteği kadınların KIZGINLIĞINDAN (YANGINLIĞINDAN) anladınız siz onu, kaynaklanıyor....

    YanıtlaSil
  12. en hakiki adsız bende böyle bir ailede büyüdüm,büyümez olaydım,o ailede olmaktansa bir bitki yada bir çakıl taşı olmayı dilemiştim küçükken 65 yaşına geldiler ve hala babam, anneme çok rahat hakaret edip onu evden kovmaya çalışır,taciz eder. Zaten bu mutsuz evliliğimi babama borçluyum 38 yaşında herşeyden korkan, kesin yargıları olamayan küçücük insan oldum adsız,bu yazdıklarımı kullanabılırsin ama tek şey açık yürekliliğime kimse zarar veremedi...bilesin

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Adsızın yapacağı yorum tahminim "Baban neden böyle yaptı peki,annenin hiç mi suçu yok. Tek taraflı düşünmemelisin" :D

      Sil
  13. Nehir bu yaşadıklardan dolayı eşini %100 suçlayamazsın, biliçaltında sana yabancı olmayan kendi annenin rolünü devam ettirebilmek için; babana benzer kişiliğinden dolayı eşini sen seçmiş olabilir ya da eşinin böyle davranması için fırsatı yine sen tanıyor olabilirsin.. seçimlerimizden biz sorumluyuz..

    YanıtlaSil
  14. Boşver gitsin adsız....bu yazdıklarını küpe yapacammmmm!!!!!!!!!!!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kulaklarını böyle gereksiz şeylere yormamalısın bence ... Herşey karşılıklı deyip tek taraflı düşünen biriyle karşı karşıyasın.

      Sil