14 Kasım 2014 Cuma

"Evet" dediğin yer

Eski işyerinde , çok sevdiğim, çok emek verdiğim , genç mesai arkadaşım düğün davetiyesini getirdi. Benim evlendiğim yerde evleniyor.
"Hayırlı olsun" dedim. "Bekliyorum mutlaka" dedi. "Bu güzel gününde yanında olacağım" dedim.
Gittim. Tedirgindim.Çok süslenemedim. İçimden gelmedi.
Kapıdan girerken boğazım düğüm düğüm oldu. Evleneli 12 sene , boşanalı 3 sene olmuş. Ne çabuk geçmiş dedim.
Kıyım kıyım bir yere oturdum. Ne kadar mutluydum. Ne kadar güzeldim. Ne kadar genç, ne kadar umutlu, ne kadar coşkulu....
Uğruna ölebileceğim , dünyanın en yakışıklı adamıyla evleniyordum. Ertesi gün harika bir tatile gidecektik. Çok eğlenecektik.
Yeni gelin ve damada bakarken sürekli o günü düşündüm, alamadım kendimi. Tabağımdan tırtıkladım biraz. Dans ettiler . Pasta kestiler ama ben kendi zaman düzlemimdeydim. Tebrik ettim.
Diğer misafirlere nazaran erken kalktım. Eve geldim. Oğlan babasındaydı. Yattım uyudum . 10 saat uyur mu yorgun olmayan insan. Sabah uyandığımda bütün yüzüm şişmişti . Kahvemi içtim. Herhangi bir düğün ve cenazeye gitmenin benim için  hala iyi bir fikir olmadığına emin oldum.


Kesin bilgi : Ex'i özlemedim. Gençliğimi, enerjimi hasretle andım.

5 yorum:

  1. Çok acayip bir duygu, çok zor olmuştur senin için.Ama oraya giderek yeni bir sayfa açtın, orayı d atarihe gömdün diye düşün.Eskisi gibi acıtmayacak orası. Çünkü başka bir anı başlattın orada.İnsanın içini acıtıyor bu yerler , anılar bazen. Ama bu onları özlediğimiz için değil kesinlikle. Mütluluğu özlediğimiz için. Haksızlığa tahammül edemediğimiz için, kırgınlıklarımız için. Ama kesinlikle onları özlemek değil bu duygu.

    YanıtlaSil
  2. Birini özlemek değil.
    Birini "sevmeyi" özlemek.
    Yaşayan bilir güzel dostum:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Birini sevmeyi özlemek.... Bekar annelerin küçük İskender'i ilan ediyorum seni :)

      Sil
    2. Hahahah! Aldım, kabul ettim payemi:)

      Sil